Son haber: “Abdullah Öcalan”a yaptığı çağrıyla siyasi gündemi önemli ölçüde belirleyen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, gündemi TBMM kürsüsünden değerlendirdi. Bahçeli, konuşmasının büyük bölümünü Suriye'deki gelişmelere ayırdı. “Suriye Arap Cumhuriyeti'nin siyasi ve toprak bütünlüğüne saygı ve saygı şüphesiz şarttır.” dedi. Bahçeli, Esad yönetimine Türkiye ile diyalog başlatma çağrısında bulundu. “Esad yönetimi aklını başına toplamalı ve mezhep taassubunu terk etmelidir” dedi. Özellikle muhalif grupların ele geçirdiği Halep için kullandığı sözlerle dikkat çeken Bahçeli, DEM partisini ve CHP'yi de hedef aldı.
SAHTE DOLAR TARTIŞMALARI: TÜRKİYE'YE YÖNELİK BİR OPERASYON
İşte Bahçeli'nin konuşmasından yankı uyandıracak mesajlar:
- Son günlerde 600 milyon dolara yakın sahte paranın piyasaya çıktığı iddiaları tamamen yalan ve çarpıtmadır. Bizce Kapalıçarşı'da aniden yayılan panik ortamı ve döviz işlemlerinin bıçak gibi durdurulması Türkiye'ye yönelik bir operasyondur. Bir insan aynı zamanda sahte bir bozuk paraya da sahipken, sahte bir parayı küçümsemek inandırıcı değildir. Umut yokken, yumurta yokken ekonomiyi kışkırtmak ülkemize yapılabilecek çok ciddi bir zarardır.
“SAHTE PARA ŞİKAYETİNİN AMACIYLA dolaşıma sokulduğu kanaatindeyiz”
- İstanbul Başsavcılığı olaya müdahale ederek resmi soruşturma başlattı. Ülkemizin sahte paralarla anılmasını isteyenlerin hırsları kendilerine bırakılmalıdır. MHP bu konuya her açıdan bakıyor. Oynanan oyunun farkındadır. Sahte paranın bilerek dolaşıma sokulduğuna inanıyor. Suçlular ve sorumlular tek tek yakalanacak.
“Ne kadar uzağa bakarsak, o kadar uzağa bakarız”
-
Tarihimizin çeşitli dönemlerinde yaşandığı gibi; Geçici geri adımların, yenilgi sayılan sancılı geri çekilmelerin dev adımlara yol açtığını çok iyi biliyoruz. Yenilgi geri çekilmek değil, teslim olmaktır. Güneşe bakarsak tüm gölgeler arkamızda kalır. Ne kadar uzağa bakarsak, o kadar uzağı kavrayabiliriz.
- İç ve dış gelişmeler karşısında hızla büyüyen ve gelişen şüphelerimiz asla hayal kırıklığı yaratmaz. Ağzımızdan çıkan her kelimenin bir temeli vardır. MHP ve Cumhur İttifakı, Türkiye'nin gelecek umutlarını boşa çıkarmamak konusunda birleşiyor. “Yılan bana dokunmazsa bin yıl yaşasın” sözünü ezberleyerek kendimizi teselli edemeyiz. Konu Türkiye ise tam zamanı, konu vatandır.
“SON GELİŞMELERDEN UYARILARIMIZIN NE KADAR DOĞRU OLDUĞU ORTAYA ÇIKTI”
- Son gelişmeler hem benim hem de Cumhurbaşkanımızın ısrarla yaptığı uyarıların ne kadar doğru olduğunu ortaya koydu. Bölgemizde işler değişiyor, provokasyonlarla milli güvenliğimiz farklı bir boyut kazanıyor. Suriye'de 14 yıldır süren istikrarsızlık ve işgalde cepheler ardı ardına açıldı. Çılgınlığın ve cesaretsizliğin tuzağına düşmeden, Başkent Ankara'nın vizyonuna bağlı kalarak, ülkemizi ve milletimizi ön planda tutan güvenlik tedbirleri konusunda destekleyici bir tavır almalıyız. Suriye Arap Cumhuriyeti'nin siyasi ve toprak bütünlüğüne saygı ve saygı şüphesiz esastır.
ESAD'A ÇAĞRI: TÜRKİYE İLE DİYALOG KURMAK AVANTAJIDIR
- Esad, Türkiye'nin uzattığı eli kabul etmedi, uzlaşma ve müzakere çağrılarına kulak asmadı. Ülkesi deprem yaşayan bir cumhurbaşkanı kuyruğunu dik tutmaya çalışıyor. Baas zihniyetinin bugünkü sentezi tam bir rezalettir. Bize göre henüz çok geç değil. Esad'ın Türkiye ile diyalogu öncelikle kendisinin, sonra da ülkesinin menfaatinedir. Türkiye'nin hiçbir ülkenin toprağında gözü yoktur. Kampları boşaltmak Anadolu coğrafyasını ateşe vermekle eşdeğerdir. Esad rejiminin öncelikle bunu anlaması gerekiyor.
“AKLA ESAD YÖNETİMİ GELMELİ”
- Türkiye ile Suriye arasındaki diyalog ve diplomasi süreçleri, üçüncü tarafların yıkıcı etkisi olmadan yeniden başlatılmalıdır. Terörle mücadelenin ortak yürütülmesi, Suriyelilerin evlerine dönmesi ve sınır ötesi ticaretin yeniden başlaması bir an önce hayat bulmalı. Umudumuzu Suriye'nin titreyen coğrafyasına bağlayamayız. Esad yönetiminin aklını başına toplaması ve mezhep taassubunu terk etmesi gerekiyor. Esad yönetimi kendi kabuğuna çekilip uzun süre hayatta kalacağını düşünüyorsa er ya da geç yanıldığını anlayacaktır.
“ŞEREFLİ KÜRT KARDEŞLERİM TEL RIFAT'TAN İHRAÇ EDİLEN KATİLLERİN BİR GRUP KATİL OLDUĞUNU DA İTİRAF EDERLER”
- Tel Rıfat alçaklardan temizlendi, umarım sıra Münbiç'e gelir. DEM partisinin terörle arasına mesafe koymaktan kaçınması yanlıştır. Gelişmelerin Kürt kardeşlerimiz ile hiçbir ilgisi yoktur. Hatta şerefli Kürt kardeşlerim bile Tel Rıfat'tan sürülen suçluların bir avuç katil olduğunu itiraf edeceklerdir. Bölücü terör örgütüne hayat yasaktır. Kürtler canımızdır, PKK/YPG/PYD can düşmanımızdır. DEM ya Türkiye'nin partisi olacak ya da yok olmaktan başka çaresi kalmayacak.
“HALEP İMİĞİNE KADAR TÜRK VE MÜSLÜMANDIR”
- Tek isteğimiz Halep'in huzura kavuşmasıdır. Halep denince yüreği titremeyen bir millet evladına rastlamak mümkün değildir. Halep özüne kadar Türk ve Müslümandır. Tarih bunu söylüyor, Halep Kalesi'ne çekilen Türk bayrağı da bunu söylüyor.
CHP VE ÖZGÜR ÖZEL'E ÇOK AĞIR SÖZLER: YEDİ ATALARINIZ EN AĞIR SONUÇLARI YAŞANACAK
- CHP disiplinsiz teğmenleri savunuyor. Sayın Özgür, sizin yolunuz yol değildir. Ağzın tamamen akortsuz, sözlerin söz değil. Demokrasiyi bozacak yeni bir cuntanın hedefi iseniz ve buradan bakıldığında bunun en ağır sonuçlarına yedi atanız değil, siz katlanacaksınız.